kuflu gunler
annem ve babam uc haftalık bi ayrılıktan sonra donduler istanbula. yani kuflu gunlerimiz de nihayete ermis oldu efendim.
29.08.07

boncuktan kus
dogum gunun kutlu olsun, mutlu ol senelerce..
27.08.07
nekkkadarr guzel bi gun ya rabbim
en sevdigim kandil, beraat kandili bu gece. saban ayının ondordunu onbesine baglayan gece olması hasebiyle sahane bi dolunay var. bunaltıcı sıcaklar gitmis, tatlı serin bi ruzgar ve sakin bi yagmur var. sevgilim suleymaniyemde de aksam namazımı kılmısım, var mı daha guzeli..
var valla, daha ne guzellikler vardı bugun.
hayatımda -yanlıs hatırlamıyosam- ikinci kez yagmur altında namaz kıldım. ilki -yanlıs hatırlamıyosam- bes sene once, seyh edebali [kim oldugunu acıklamama bilmem gerek var mı] turbesinde kıldıgımız -yanlıs hatırlamıyosam- aksam namazıydı. -yanlıs hatırlamıyosam- tatilden donuyoduk ve yolumuza yakın bi mesafede oldugundan turbeyi de ziyaret etmek istemistik. cok guzel, coskulu bi yagmur vardı. turbe de camii de acık olmadıgından avluda yere bir seyler serip uzerlerinde namaza durmustuk. yanımda -yanlıs hatırlamıyosam- ayse ablacım vardı. -yanlıs hatırlamıyosam- bi agacın altına sermistik seccade niyetine serdiklerimizi. tabi yine de ıslanıyoduk zira agacın pek kayda deger sayıda yapragı yoktu. gerci ıslanmak istemeyen de yoktu. avluyu aydınlatan lambalardan biri de agacın ilerisindeydi ve secde mahallimize ruzgarda sallanan agac dallarının golgelerini dusuruyodu. yagmur sesleri arasında, daha ileride duran ve bize namaz kıldıran -yanlıs hatırlamıyosam- babamın sesini zor duyuyodum. harika bi namazdı. bi namazdan dunyalık zevk de alınıyomus demek, diye dusunuyorum simdi :)
bu geceki de, suleymaniyemde yatsımı kılamamama cok uzulmiyim diye oldu belki de. evime donup kandillik banyo yaptım, cıkıp terasımızda namaza basladım. farzına geldigimde yagmur basladı buyuk damlalar halinde. once cok sevindim, butun kandillik ibadetimi terasta yapayım dedim. sonra kafam falan da ıslak acaba gerisini icerde mi kılsam diye dusundum. yagmur biraz yavasladı gibi oldu. sonra bari yatsımı burda kılıyım, tesbih namazımı icerde kılarım dedim. ama nihayetinde terasta hem yatsımı kıldım, hem uzun uzun duamı ettim, hem tesbih namazımı kıldım.
aklıma bes sene evvelki seyh edebali turbesinde kıldıgım namazım geldi, mutlu oldum. duadan basımı kaldırdıgımda bulutların arasında mehtabı gorunce de cok mutlu oldum. dua sırasında ıslanan ellerimi, dua bitiminde yuzume surerken yuzumu yıkanmıs ve kendimi de temizlenmis hissettigimde de cok cok mutlu oldum.
uzerimize madden ve manen rahmet yagdıran Allah'ım, sana ne kadar sukretsek az, sukrumuzu artır. bizi bu lutuflarına layık kullarından et.
19.08.07
deli cırak, ustası ve abileri
ablalarım gucenmesin ama; bazen dusunuyorum da su hayat, abilerim olmasa cekilmezdi gibi geliyor.
***
ilk olarak kendi oz abimi tanıyarak ve severek basladım "abi"leri sevmeye. tabi o zamanlar bilmiyodum "abi"leri sevdigimi, sevmiyodum da aslında zaten, sadece abimi seviyodum. o kadar cok seviyodum ki abimi, her seyim onunkine benzesin istiyodum. hep onun beni takdir etmesini, sevmesini istiyodum. onun sevecegi sekilde olmaya calısıyodum. seviyodu da sagolsun.
ben ilkokula baslarken abim okumaya sehirdısına gittiginden, ona olan ozlemimle beraber sevgim de arttı kat kat. herhalde benim icin degerini daha iyi anlamıstım. daha gittigi anda yine hemen gelse de, yaptıgında gucendigim ama yine de yaptıgı -genelde canımı da acıttıgı- el sakalarını yapsa diye dua ederdim. gelirdi, sakalarını da yapardı. canım acısa da mutlu olurdum, abim beni seviyo ki benimle ilgileniyo diye dusunurdum zira artık.
gelirken bi de albeni alırdı bana. daha kapıdan girerken beni gorunce arkasında sakladıgı eliyle cıkarır albeniyi gosterir, yuzume bakardı. nasıl sevinirdim ya rabbim. butun cocuklugum boyunca beni en mutlu eden sey o albeniydi. o kadar yola, yorgunluga ragmen unutmaması, kısıtlı maddi durumuna ragmen sevinecegim icin o albeniyi alması ne kadar degerli hissettiriyodu bana kendimi.
bu sekilde yıllar gecti. hayatıma bisuru insanlar girdi. bazılarını sevmedim bazılarını sevdim. aralarında huy bakımından, alıskanlıklar bakımından, hareketler bakımından abime benzeyenlerini daha cok sevdim.
biraz daha buyuyunce birtanecik -gonlumun yarısı kendisinde kalan- okulum kaihl ile tanıstım. cok guzel dostluklar kurdum. ve evet, "abi"ler tanıdım. basta yasca benden buyuk olması hasebiyle abi dedigim kisilerden bazılarında abimde gordugum sefkate, guvene, sahiplenmeye rastladım. o zaman bi abi kavramı daha oldu benim icin: abime benzeyen "abi". yani yası buyuk oldugu icin abi dedigim kisilerden ayrı olarak; abimin gosterdigi sefkati ve sahiplenmeyi gosteren, abim gibi takdir edilesi ozellikleri olan, beni -abim kadar olmasa da- abim gibi seven, daha guzel bi insan olmamı isteyen ve bunun icin emek sarfeden "abi". oz abim olmadıkları halde, baskasına onlardan soz ederken "a abi", "b abi" diye degil "a abim", "b abim" diye soz ettigim abilerim..
***
basta canım abimden, daha sonra da iste bu kavramı bende olusturan abilerimden bahsediyorum "abi" diyerek.
simdiye kadar yasadıklarımda bana yol gosteren, beni yanlıslarımdan ceviren, uzuntulerimde teselli eden, mutluluklarımda benimle beraber hamd eden, bana deger veren, beni dinleyen ve bana kendini dinlettiren, korkularımı dindiren, beni seven, sevindigimde sevinen canım abilerim. sizleri cok seviyorum. iyi ki varsınız.
hic eksik olmayın, e mi?
15.08.07
şükür :)
guzel haberler dun ve bugun kademeli olarak geldi. dun biraz iyi, bugun daha iyisi.
Allah'ım, acımın sebebini kuculttugun icin cok tesekkur ederim. kalanını da kucultup kucultup kucultup yok etmeni umid ve niyaz ediyorum. hamdolsun sana. sen ne buyuksun..
11.08.07
bu acı, herhangi bi sekilde ifade etmeye gucumun yetmeyecegi, hakikaten cok ciddi bi acıymıs. ki ben bunu layıgıyla hissedemedigimi dusunuyorum.
Allah'ım, layık olmamı nasip et, ama acı hissetme sebebimi ortadan kaldır lütfen.
10.08.07
hem cuma hem kandil. ne guzel. kandilimiz hayırlara vesile olsun insallah.
ayrica ayse ablacimin oglu ismail hakkının da dogum gunu. iki yasını doldurdu cinco. ziyarete gittigimde gordugum kadarıyla -uykusu oldugu halde- en az arabası kadar cılgındı. cincologundan bisey eksilmemis yani. hatta ne eksilmesi, katlanarak artıyo. masallah.
bide bu aksam daha once yapmadıgım bisey yaptım. cok hosuma gitti, tum sevdiklerime tavsiye ederim.
06.08.07
olması ya da olmaması, iste butun mesele bu.
bu sabah tam yatıcaktım, aklıma sıkıntılarımı dindirmek adına enteresan bi fikir geldi. te sabaha kadar oturmusum, yatagıma kedicimin yanına yatmısım, ustumu de ortmek uzereyim bosver be haticecim ya diyen sesime kulagımı tıkayıp lalalallalalo yaparak kalktım kostum saate baktım, 06:47 yazıyodu. bu fikrimin ne zaman geldigini ogrenme telasım bittikten sonra tekrar yatagıma dogru gelirken vay be dedim. kendimden boyle bi fikir beklemiyodum. dusunup tasınıp ulasabilirdim bu fikre belki ama, konuyla alakasız seyler dusunurken birden -cizgi filmlerdeki gibi bi kıvılcım cakmasıyla, bi ampul yanmasıyla veya bi 'pling' sesi esliginde gelen fikirler gibi- gelmesi enteresan.
sizofren olmaya karar verdim. yani, gercek manada kendi kendime sizofren olamam tabi ama sizofrencilik oynayabilcek kadar hayalgucumun kuvvetli olduguna inanıyorum. hayatımda olmasını istedigim ama olmayan seylerin oldugunu, olan ama olmamasını istedigim seylerin de olmadıgını kabullenip kafama yerlestirebilirim diye dusunuyorum.
misalen, bi kusum olmasını istiyorum ama yok, ben var oldugunu kabul edicem. veya gercekte migrenimin olmadıgını dusunerek basım agrıdıgında "Allah Allah niye agrıyo ki simdi" falan dicem. bu tip seyler. yoksa, tıbbı kazandıgımı kabullenip her gun okula gittigimi dusunup, her gun gormem gereken dersleri uydurabilecek degilim. o kadar da degil.
04.08.07
seninkiler n'apıyor?
gozlerim bakıyor
bakıyor
ama goremiyorum
kesistiginde bakıslarımız
gozlerin ısıldardı
yuregim kamasırdı
hatırıma geliyor
akıyor gozlerim
akıyor
tutamıyorum
03.08.07
hic aklıma gelmezdi. gelseydi de gulerdim ehaha diye.
su durumumda beni bu kadar mutlu edicek iltifatı yapanın cenk bey olması trajikomik midir nedir.
her ne ise de, gulumsetti sagolsun.
01.08.07
bi sey
adem abime sevgiler, saygılar bide cok tesekkurler. adem abicim, Allah seni bunaltmasın. bunaltması gerekiyosa da; senin vesilenle beni bunalıklıgımın arasında mutlu ettigi gibi, herhangi biseyi vesile kılarak da seni ferahlatsın.
simdi, bunu soyledigime gore, sunu da soyleyebilirim: bisey yaptim.