insan bağlı olduğu şeye karşı bilinçdışı bir öfke duyarmış, oktay bey söyledi. hissettiği bağlılık ne kadar kuvvetliyse, öfkesi de o kadar şiddetli olabilirmiş. kişi aynı zamanda o bağlı olduğu şeyi seviyorsa, duyduğu öfke, sevgisini göstermesinde tampon olabilirmiş.
henüz mini mini bir kuşken kurduğum bazı bağlılıklar ve bunların sonuçlarına dair bazı tespitler yaptık.
sevdiğimi söylediğim halde sevgimi göstermememden şikayetçi olan sevgili sevdiklerim. şikayet ediyorsun ya, etme. zira seni kaybetmekten çok korkuyor olabilirim.
8 yorum:
"insan bağlı olduğu şeye karşı bilinçdışı bir öfke duyarmış" --> bunu onekleyebilir misin? sanirim anlamadim. anladigim sekliyle bana cok yanlis bir laf gibi geldi.
ben şöyle anladım yanlış anlamadıysam, bu bağlılık sıradan bir bağlılık değil en başta, bağımlılık gibi bir bağlılık. o olmadığında dünya tepetaklak olmayacak bile olsa dümdüz olacak gibi. şimdi onun yokluğuyla dünyası kararacak vatandaş, biliç dışı, istemsiz ve ister istemez, yani bilmeden, farketmeden :) o şeye karşı öfke duyuyor. niçin? çünkü o şeyin yoksunluğu ona zarar vereceği için. ve aynı zamanda o zarara uğramamak ve/veya en aza indirmek için aslında ona bağlı değilmiş miş miş gibi yapıyor. ama bu gösterilmeyen sevgi, aslında bir nevi sevgi gösterisi oluyor böyle böyle olunca.
örnek verecek olursak, kedim maşuk'a karşı hemen hemen böyle bir bağlılık duyuyordum. ve nadiren olmasa da sık sık da değil, ama ara sıra ona öfke duyuyordum. kızıyordum sebepsiz yere felan. sonra o gitti, verdim ben onu. çok üzüldüm. ağladım hem de.
gene anlamadim :(
ister bagli olsun, ister bagimli (ki ikisi COK farkli seyler) insan neden öfke duysun ki?
cocuklarima bagliyim, kulturume bagliyim ama onlara ofke duymuyorum, caya bagimliyim, köfteye bagimliyim ama onlara da ofke duymuyorum.
köfteyi de sadece öfke ile uyumlu olsun diye yazdim bu arada :)
e olmaması daha güzel tabii. bu her yerde her keste bulunan bişey değil galiba. keslerin bazılarında oluyor gibi sanırım.
cocukların ebeveynlerine duydukları baglılık ve ofkeyi ornek verebilirim.
ama adı ustunde zaten, bilincdısı.
bilemiyoruz.
bence en olmadik ornek oldu. yani olmadi.
insan ebeveynine ofke duyar mi hic? izit posibıl?
itiz pasibıl
ornekle aciklamaya gerek yok sanirim. genel bir yargi oldugu icin hicbir ornek tam anlamiyla bu yargiyi ortaya koyamaz. bu yargiya katiliyorum cunku insanin otonomisini en cok sevdigi, ozdesim kurdugu, yani bagimli oldugu kisi veya seyler tehdit eder. elbette bu su onkabule dayaniyor: insan otonomisi, bagimsiz bir varolus sergileme durumu insanin varousunun temelinde yatar. otonomisine daha fazla onem veren, bagimsiz tipteki insanlarda sevgisini tersten, yani sarkastik bir sekilde ifade etme durumu gozlemlenir. sevgi gosterirken, sevgisini olabildigince saklamaya ve geri itmeye calisir. muhtemelen bir baskasina bagimlilik durumunu kendine yediremez.
Yorum Gönder