bi intern tanıdım, kendisi annemi kullanarak damara girip kan almak uzerine alıstırma yapacaktı. damarları biraz problemli oldugu icin ve bugun ameliyata girecegi icin heyecanlı olan annem sıkıntı cekmesin diye ablam olaya mudahale etti, konustular biraz intern ile. konusma sırasında ablamın 96 mezunu oldugu lafı gecti.
cocuk gittikten sonra, cocugun gectigi yollardan ablamın coktan gecip dondugunu felan konusuyodum ki "senin mezun oldugun on uc sene olmus, cocuk bu sene mezun olacak daha" derken cocukla ablam arasında on uc yas oldugunu fark edip "benim kadar iste" dedim.
gerisini tahmin edersiniz.
25.02.09
höt-ice
cok höt-höt bir insanmısım. sanki bilmiyorum!
23.02.09

sozlu oldugun, nisanlı oldugun, evli oldugun neden parmagından belli olur ki; burnundan belli olsun.
21.02.09
bu ay ne cok ev gezdik, ahmetburakın yaz sonunda evlenen bi arkadasındaydık bu sefer de. evin hanımından baska hanım yoktu. bi hanım hanımcık kız olmayı ogrenemedim zira. aslında teorik olarak biliyorum da pratige dokemiyorum.
17.02.09
"sevgi"lim
mambıktan yana bugune kadar boylesine mutlu olmama, duygulanmama dair bir olay var sadece. o da sanırım hem ilk olay olmasından, hem de o zamanki ruh halimin daha kotu olmasından kaynaklanıyor. bu seferki ikinci sırada.
kedicim canım benim, gunlerdir yuzumu goremiyor. surekli uyuyorum, insan icine cıkmıyorum; hayvancık yemek yedigime de sahit olmadı ne zamandır. beni beslemek mi istedi yoksa sadece hediye mahiyetinde getirip mutlu etmek mi istedi bilemem ama bana kendi tabagından bir adet tavuk kemigi getirdi. daha guzel ne olabilirdi ki.
15.02.09
gece uyku yok, sabah toplantı var; toplantıda dogru durust tesekkur yahut takdir eden yok, problem cıkarıp toplantıyı uzattıkca uzatanlar var... aksam guzeldi en azından, pırtıklardaydık. sogan halkaları ve salata da guzeldi. muhabbet de guzeldi, en onemlisi de o zaten.
sabah da guzeldi ya.
05.02.09
bi pislik var ustumde, uyuz uyuz davranasım var herkese. bi de kahvaltıya gidelim camlıcaya diye cagırmıslar ahmetburakla ikimizi, ahmetburakın arkadası ve onun kız arkadası. kabul etmemeye calıstım ama daha once de bi isler cıkmıstı ve reddetmistik, dolayısıyla fazla ısrarcı olamadım. butun gun somurtucu oldum. boyle cift cift ilk gezisimizde beni soguklugumla hatırlayacaklar. gerci basımın agrıdıgını falan soyledim ama somurtkanlıgım icin yeterli bi mazeret olmustur diye umit edebiliyorum sadece.
onlardan ayrılınca gidip sahilde oturduk. aynı yerde saatlerce oturup, susup, denize bakınca daha iyi oldum gerci. bide parmagım kanadı, ondan da olabilir. kahvaltı yerine aksam yemegi yesek daha isabetli olurdu galiba.
01.02.09
yirmi altı ekimden beri konusmadıgım biriyle aynı ortamdaydık bir arkadasımızın evinde. benimle iletisim kurup bir sey yokmus gibi davranmaya calıstı ya da kendisi acısından bir sey olmadıgını gostermeye calıstı, bilemiyorum. benim gozumde ve kalbimde eski yerinde olmadıgını ilerleyen saatlerde anlamıstır diye umit ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder